Podyumlardan evlerimize uzanan en güncel stillerden biri olan “Sessiz Lüks”, ifadelerle dolu iç mekanlardan ziyade görsel bir durgunluğun soyutluğu olarak özetlenebilir. Bu tür bir anlayışı en yalın haliyle tanımlayan, çağdaş bir sanat eserinin sessiz spektrumunda yer alan, zahmetsiz, zamansız ve sakin mekanlardır. Sessiz lüks karakteri, saf minimalizm kadar keskin olmayan ancak kaliteli doğal malzeme ve dokuların baskın bir estetik yerine tanımlayıcı unsurlar olarak yer aldığı, dikkatle tasarlanmış alanların hakim vurgusu olarak ön plana çıkıyor. Bu da fark edilmesi çok kolay olmayan ama sizi dengenin, ölçülülüğün, düşünülmüş oranların ve üstün ama basit sanatın nazik tınlayan diliyle saran bir frekansa girmiş gibi hissettiriyor.

Yazar Wim Pauwels, Paris, Madrid, Dubai, New York, Melbourne, Stockholm, Atina ve Belçika’daki iki şehirde yer alan 18 evin iç mimari ve dekorasyon detaylarını konu aldığı “Sessiz Lüks” isimli yeni kitabının önsözünde şöyle diyor: “Sessiz Lüks, çok yüksek kaliteli malzemelerle yapılan abartısız mimari ve iç mekanları ifade eder. Tüm iç mekanlar, zarif malzemeler ve kumaşlara, sessiz renklere, zamansız tasarımlara ve sade şıklığa odaklanarak lüksün gösterişten uzak bir şekilde ele alınmasıdır. Her şey mimarların, iç mimarların ve ev sahiplerinin inandığı, değişken trendlerden uzak, kişisel bir tarz geliştirmekle ilgilidir.”

Ayrıca insanların tek kullanımlık eşyalar yerine kaliteye, işçiliğe ve uzun ömürlülüğe giderek daha fazla değer verdiğini söyleyen Pauwels, bunu sürdürülebilirlik ve iyi yapılmış, kalıcı parçalara odaklanmaya yönelik daha derin bir kültürel değişimin yansıması olarak görüyor. Sessiz lüks, yazara göre sadeliği ve doğal malzemelerle bağlantıyı vurguluyor.

Som Interior olarak sessiz lüks anlayışının, mükemmeliyetçiliğe dayalı, tasarım ve yaşamı bir bütün olarak gördüğümüz yaratma felsefemizle bire bir uyumlu olduğu düşüncesine sahibiz. Bu doğrultuda kurduğumuz, özenle seçilmiş, ikonik özellikli aydınlatma, mobilya ve aksesuar koleksiyonlarına adanmış olan yeni markamız Meet the Icons, zamansız güzellik ve işlevselliğin yanı sıra, “sessiz lüks” kavramını temsil eden tasarımlara bir övgü niteliğinde olup, dekorasyon meraklıları ve profesyonellerine eşsiz bir alışveriş deneyimi vaat ediyor.

“Meet the Icons” olarak sergilediğimiz Zanotta, Foscarini, Oluce, Martinelli Luce, Nemo Lighting, Glas Italia ve Miniforms gibi prestijli markalar sadece benzersiz tasarım anlayışları ve ustalıklarıyla değil, aynı zamanda sofistike bir sadelik ve derin bir kalite anlayışı ile sessiz lüksün tanımını yapıyor. Bu markalar, tasarım dünyasında yaratıcılık ve inovasyon sınırlarını zorlayan parçalar yaratan liderler olarak kabul görüyor.

Kurucu ortağımız Özge Yıldız Taşkıran, “Som Interior olarak, tasarımın sadece işlevsellikle ilgili olmadığını; sanat, duygu ve mekanlarımız aracılığıyla anlattığımız hikayelerle ilgili olduğuna inanıyoruz” diyor. “Meet the Icons ile amacımız, sadece bir amaca hizmet etmekle kalmayıp aynı zamanda ilham veren ve düşündüren, sessiz lüksün zarafetini ve gücünü yansıtan parçaları bir araya getirmek.”

Çok yakında addresistanbul’daki showroom’unda hizmet vermeye başlayacak olan “Meet the Icons” ve koleksiyonu hakkında daha fazla bilgi için web sitemizi ve sosyal medya hesaplarımızı takip edebilirsiniz.